20081017

Çubuk Makarna

Biraz önce dedim ki kendi kendime, ama biraz önce dedim bunu, dedim ki bir daha olması gereken bir şeyleri oldurmazken neden oldurmadığıma özen göstericem dedim. Takdir edersiniz ki bana bunu söyletecek bir olay oldu. Yoksa bir insan evladı kalkıp neden her mahlukatın bayıldığı şey olan önemli olanı varken daha zevkli ve boş görünen işlerle vakit geçirme eylemini böyle kesin bir dille bir daha yapmayacağını iddia etsin!
Biraz önce Boris Vian'ın (B.V.) gözlerine baktım. Hem de böyle dikkatli dikkatli baktım. Hayattaki en önemli şeyleri sıralarken yazdığı şu "yazılmış aşk romanlarının en büyüğü"nde dili netti ve bir kaybedenn ağzından çıktığı belli sözlerdi bunlar. Başka mühim bir şey - daha doğrusu yapılması gereken, hayati düzenimizi sağlayan şeyleri kesebilecek kadar mühim bir şey - yok. Net durunca, net olunca yok.
Biraz önce ben biraz önce zamana bakarken bir su dalgasının üstünden gölgesini gördüm zamanın şaşırdığımı zannettim görüntünün zamanla çeliştiğini düşündüm şu klasik fiziğe bile yetmeyen aklımla ama nafile zamanın gölgesini görebilmek için onun şarkısını duymak gerekir ve bas gitarla davul arasındaki 3:05 teki ince geçişi yakalayamayan her kimsen!SEN! Hayatının geri kalanında bir "zaman algılayamaz" oldun gidenin gelenin yitenin gidenin senin için artık hiçbir önemi yok de leri ayrı yazmamış olmak beni çıldırtıyor kafam o kadar karmaşık ki içinde makarnalar oynaşıyor.

c.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

küllük