20110115

Mantarlı Patates

"Nükleer füzyonla güçlendirilen bir dünyada herkesin büyükannesi bir röntgen teknisyeni olacaktır." Sf. 87

"Kendisini efendi olarak gören modern insan ve gezegen arasındaki ilişki de ortakyaşamsal ortaklardan ziyade tenya ile köpeğin ya da mantar ile patatesin arasındaki ilişki gibidir." Sf. 144

"Yaşayan Şeytam'ın eline düşmek çok kötü bir şey." Sf. 134

Maymun ve Öz*... Düşünsel kısmının yoğunluğuyla Lem romanlarını andırıyor. Fakat genelinin öyle olduğunu düşündüğüm Huxley'in kötümser ve acımasız üslubu kitaba fazlasıyla hakim. Belki de İşkenceci'den (Alev Alatlı) beri bir kitabı bu denli bırakmak, okumamak istememiştim.

Yeni basılacağından bahsedilen "Şeytan Ayetleri"nin bu kitaptan çok daha az tiksindirici olacağını (olduğunu) düşünüyorum.

İnsanın "öz"ünün kötücül olduğunu artık benimsemiş, dahası, bu kötücüllüğün kaynağı olduğunu düşündükleri Şeytan'a tapan bir insan gurubundan söz ediliyor kitapta. Kaçınılmaz son gelmeden önce, sonuçta bu sonun geleceğini kabullenmiş olarak - halen yaşayanlar gibi yadsıyanlardan söz etmiyorum - Şeytan'ın tüm varlığın efendisi olduğuna inanan ve insanın çöküşünden önce Şeytan'a sadakatini kanıtlayıp Cehennem'in en güzel köşelerinde yerlerini ayırtan, gelişmiş "insan" hallerindense, ilkel maymun hallerini tercih eden bir topluluk bu. Ve aynı ilahi dinlerin yadsınamadığı gibi onların kurduğu gerçeklik algısını kurmak, daha doğrusu yanlışlanamayacak olan bir önermeler dizisine alternatif değil, zıt bir argüman üretmek imkansız. Bu yönüyle kitap, insanlığın en dipte olduğu düşünülen zamanlarda dünyanın farklı birçok yerinde doğan dinlere karşı, yine insanın kendi barındığı evi bokla dolduracak kadar dibe battığı bir zamanda ortaya çıkan, kurtarıcı değil kabullenip "kötünün iyisi"ne biat edici bir anti-dinin egemenliğini betimliyor. Basit bir gelecek senaryosu da olsa, kuvvetli bir anti-ütopya ya da - midemi kaldıracak kadar güzel bir roman.

Cesur Yeni Dünya'yı merak ettiğim kadar, bu kitabın nasıl bu kadar derinlerde kalmış olduğunu da merak ediyorum.

c.

*Maymun ve Öz, Aldous Huxley, İthaki, çev. Süreyyya Evren

2 yorum:

  1. Ben her gördüğüme Aldous Huxley okuyun, Cesur Yeni Dünya, Maymun ve Öz okuyun diye yırtınırken yakından bi yerlerden böyle güzel post görünce sevindim. Deniz okudumu bunu okumadıysa hemen okusun. Bu kitabın derinlerde kalması mevzunda da haklısın ancak, ben çok üzülmüyorum bundan ötürü. Her okuyanın kurgulanan metaforları sindirebileceğine inanmıyorum.

    Berk

    YanıtlaSil
  2. ben de uzaya şişe içinde şiir misali savurmuş bulunduğum üfürükten bi eleştiriye yorum gelmesine sevindim, hem de öyle böyle değil.

    Deniz bunu okumuştu sanki. Metaforları sindirme konusundaysa sana pek katılamıyorum. Nitekim ya okuyan herkesin kafasını zaten biraz kurcalar o kurgular diyeceğim; ya da ben kimim ki blake'i sindiren huxley'i* sindirmiş olduğumu iddaa edeceğim - diyeceğim. Özetle okuyanlar bizimdir hüystın, ama okumayanlar için de iletişim yayınlarından lem'in basılmasını sağlayan orhan pamuk gibi bi itici kuvvatın huxley için de gelmesini diliyorum. ellahtan rahmet diliyorum. ameno.

    İlginle ihya oldum(k), devamını bekle(riz).

    c.

    *Algı Kapıları, Huxley, A., İmge Yayınları.

    YanıtlaSil

küllük